Sunumlarınızda kullanmak amaçlı basınç ülseri ile ilgili kaliteli görsellere buradan ulaşabilirsiniz.
Uluslararası NPUAP-EPUAP Basınç Ülseri Tanımı
Basınç ülseri, tek başına, basınç ya da yırtılma ile basıncın bir arada sebep olduğu, genellikle kemik çıkıntılar üzerinde ortaya çıkan lokalize deri ve / veya deri altı doku hasarıdır. Basınç ülserlerinin oluşumunda basınç ve yırtılma dışında etki eden birkaç faktör daha vardır; bu faktörlerin önemi açıklığa kavuşturulmalıdır.
Uluslararası Basınç Ülseri Sınıflandırma Sisteminin Geliştirilmesi
NPUAP ve EPUAP, kılavuz geliştirme sürecinin bir parçası olarak, uluslararası genel bir basınç ülseri tanımı ve sınıflandırma sistemi geliştirmiştir. Son yıllarda, her iki organizasyonun üyeleri, basınç ülserlerinin evrelendirmesi hakkında NPUAP ile EPUAP arasındaki benzerlikleri tartışmaktaydı. Uluslararası basınç ülserlerini önleme ve tedavi kılavuzunu yayımlamak ve uluslararası alanda kullanılabilecek ortak bir sınıflandırma sistemi geliştirmek için ideal bir zaman olduğu kanaatindeyiz.
Basınç ülseri sınıflandırmalarında evrelendirme, I’den III’e veya IV’e doğru bir ilerleme olduğu anlamına gelmektedir. Ancak bu durum her zaman böyle olmayabilir. Evre ya da derece kavramlarını tanımlamak için ortak bir terim bulunmaya çalıĢılsa da bu gerçekleĢtirilememiĢtir. Önce, “evre” ya da “derece” terimleri yerine daha tarafsız bir terim olarak “kategori” terimi önerilmiĢtir. Çünkü “kategori” terimi, diğer terimlere alıĢık olan kiĢiler için yabancı olmasına rağmen, bizi “I’den IV’e doğru ilerleyen ve “IV’den I’e doğru gerileyerek iyileĢen” evreleri tanımlayabildiği gibi kiĢiyi hatalı kavramlardan kurtaran, hiyerarĢik olmayan bir yönelim avantajına sahiptir.
Kılavuzun hazırlanması aşamasında evre ve derece terimlerine bir aşinalık olduğunu biliyoruz. Bu nedenle kılavuz için hangi terim en iyi biçimde anlaşılıyorsa onun kullanılmasını öneriyoruz. Şu bir gerçektir ki, bu işbirliğinin en önemli yararının, güncel basınç ülseri ve deri-doku hasarı düzey tanımlarının aynı olduğunun farkına varılmasıdır. Gruplar bir basınç ülserini -evre ya da -derece ya da -kategori şeklinde tanımlayabilirler.
Ortak çalıĢma sonucunda deri-doku hasarının dört düzeyde olduğu konusunda fikir birliğine varılmıĢtır. NPUAP’nin, evrelendirilemeyen derin doku hasarlarının Avrupa’da genellikle “IV” evre olarak sınıflandırıldığını görmesi üzerine, bunların kılavuz metnine ayrı ayrı konulması konusunda görüĢ birliğine varmıĢtır. Bu fark, ülkelere iliĢkin verileri karĢılaĢtırırken bir sorun olarak kalacaktır. Bu bilinmelidir.
I. Evre: Basmakla Solmayan Kızarıklık
I. evre Ģöyle tanımlanabilir: Genellikle kemik çıkıntılar üzerindeki sınırlı bir alanda ortaya çıkan, deri bütünlüğü bozulmamıĢ olan, parmakla basmakla solmayan kızarıklık… Basmakla solmayan kızarıklık, koyu renkli deride görülmeyebilir; bu alandaki renk çevresindeki derinin renginden farklı olabilir. Bu alan, çevresindeki alanla karĢılaĢtırıldığında ağrılı, sert, yumuĢak, daha sıcak ya da daha soğuk olabilir. I. evrenin koyu renk derili kiĢilerde tespit edilmesi zor olabilir. Bu durum, kiĢilerin “risk altında” olduğunu gösterebilir.
II. Evre : Dermis Tabakasının Kısmi Kaybı
II. evre yüzeysel açık ülser Ģeklinde görünen, sarı nekrotik doku bulunmayan kırmızımsı pembe renkte yara yatağına sahip kısmi kalınlıkta dermis kaybıdır. Sağlam ya da açık / rüptüre olmuĢ, serum ya da serö-sanjinöz sıvı ile dolu veziküller Ģeklinde de görülebilir. Sarı nekrotik doku ya da “derin doku hasarı” (bruising)* bulunmayan parlak veya kuru, yüzeysel doku kayıplı ülser Ģeklinde görülebilir. Bu kategori deri travmaları, medikal bant yaraları, inkontinans ile iliĢkili dermatit, maserasyon ya da sıyrılma hasarlarını tanımlamak için kullanılmamalıdır.
*bruising=berelenme, morarma; derin doku hasarını gösterir.
III. Evre : Deri ve Subkutan Doku Tabakalarında Kayıp
III. evrede tam kalınlıkta doku kaybı vardır. Yara yatağında deri altı yağ dokusu görülebilir, fakat kemik, tendon ya da kaslar etkilenmemiĢtir. Sarı nekrotik doku bulunabilir, fakat doku kaybının derinliğini kapatacak Ģekilde değildir. Yarada cepler ve tüneller bulunabilir. III. Evre basınç ülserinin derinliği anatomik yere göre değiĢiklik gösterir. Burun kemeri, kulaklar, oksiput ve malleollerde subkütan yağ dokusu bulunmadığından, III. evre ülserler, derin olmayan doku kayıpları Ģeklindedir. Aksine, belirgin bir yağ dokusu bulunan yerlerde oldukça derin olabilir. Yara yatağında kemik / tendon görülmez ya da doğrudan palpe edilmez.
IV. Evre: Tam Kalınlıkta Doku Kaybı
Bu evrede, kemik, tendon veya kasların etkilendiği tam kalınlıkta doku kaybı vardır. Sarı nekrotik doku veya eskar bulunabilir. Sıklıkla cepleĢme ve tünelleĢme vardır. IV. evre basınç ülserinin derinliği anatomik yere göre değiĢiklik gösterir. Burun kemeri, kulaklar, oksiput ve malleollerde subkütan yağ dokusu bulunmadığından, IV. evre ülserler derin olmayan doku kayıpları Ģeklinde bulunabilir. IV. evre ülserler, muhtemelen osteomiyelit ya da osteitin oluĢtuğu, kas ve/veya destek yapılara (örn. fasya, tendon veya eklem kapsülü) kadar yayılabilir. Yara içinde etkilenmiĢ olan kemik / kas dokusu görülebilir ya da doğrudan palpe edilebilir.
Amerika Birleşik Devletleri İçin İlave Evreler
Evrelendirilemeyen / Sınıflandırılamayan Evre: Deri veya Dokuların Tüm Tabakalarında Kayıp (Derinliği Bilinmiyor)
Ülserin gerçek derinliğinin, yara yatağının sarı nekrotik doku (sarı, sarımsı kahverengi, gri, yeĢil ya da kahverengi) ve / veya eskar (sarımsı kahverengi, kahverengi veya siyah) ile tamamen kapanmıĢ olması nedeniyle bilinemediği, tüm tabakalardaki doku kaybının yer aldığı evredir. Yara yatağına ulaĢmak için yeterli miktarda nekrotik doku ve / veya eskar temizleninceye kadar, gerçek derinlik saptanamaz; fakat bu yaralar III. ya da evre ülser olabilir. Topuklarda görülen stabil (kuru, yapıĢık, bütünlüğü bozulmamıĢ, eritemsiz ya da yerinden oynamamıĢ) eskarlar “vücudun doğal, biyolojik örtüsü” olarak düĢünülmelidir.
Şüpheli Derin Doku Hasarı (Derinliği Bilinmiyor)
Sağlam derili mor ya da koyu kahverengi/bordo olarak rengi değiĢmiĢ, lokalize alan veya alttaki dokuların basınç ve / veya yırtılma / sürtünme / ayrılma kuvvetleriyle hasar görmesine bağlı olarak geliĢen içi kanla dolu vezikül. Bu alanda, daha önce çevresindeki alanla karĢılaĢtırıldığında ağrılı, sert, peltemsi, bataklık hissi veren, daha sıcak ya da daha soğuk bir doku bulunabilir. Koyu renk derili kiĢilerde derin doku hasarını tespit etmek zor olabilir. Ülserin geliĢimi, koyu renkli bir yara yatağında ince bir vezikül Ģeklinde olabilir. Yara giderek ilerler ve ince bir eskarla kaplanabilir. Ülser, en uygun tedavi altındayken bile hızla ilerleyerek diğer doku tabakalarını da etkiler.