Cerrahi ameliyatlarından sonra birçok nedene bağlı olarak insizyon yerinde ayrılma ve fistül gelişimi gibi komplikasyonlar oluşabilmektedir. Bu komplikasyonlar hastaların bakım gereksinimlerini arttırmakta, hastanede kalış süresini uzatarak enfeksiyon gibi başka sorunların gelişmesine neden olmakta, morbidite ve mortalite oranını arttırmakta ve sonucunda hasta yakınlarının da anksiyetesini arttırmaktadır.
Bu vakada enterokütonöz fistül, insizyon yerinde ayrılma, ürostomi, ileostomi ve kolostomisi olan hastanın hemşirelik bakımı ele alınmıştır.
Kolostomi, ileostomi, ürostomi, drenlerden, nefrostomiden, fistüllerden ve insizyon hattından gelen sıvının kontrol altına alınması sağlanmıştır.
Hastanın aldığı çıkardığı takibi yapılarak hastanın böbrek yetmezliğine girmesi önlenmiştir. Stoma bakımında, komplikasyonların önlenmesinde, yara, fistül ve komplikasyon gelişen hastalarda stomaterapi hemşiresinin önemli bir rolü vardır.
Bu nedenle stoma ve yara bakımında özel eğitim almış hemşirelerin görevlendirilmesi, stomaterapi ünitelerinin açılması çok önemlidir. Hastanın ostomi torbalarının cilde iyi yapışması ve ciltte uzun süre kalması için hemşirenin ve kullanılan malzemelerin önemi büyüktür.
Enterokütonöz fistülden ve stomalardan gelen periton sıvısı, gaita ve idrar sızıntısı olması nedeniyle hasta ve yakınları ilk zamanlar geceleri ve hafta sonları büyük sorunlar yaşamışlardır.
AMAÇ: Stomaterapi hemşiresinin amacı; hastanın bakımını ve kaliteli bir yaşam sürdürmesini sağlamak, bağımsızlığını kazanmasına yardımcı olmak, eğitim ve danışmanlık yaparak hastaların torbayla ve stomayla yaşam uyum sağlamasında katkıda bulunmaktır.
OLGU: Genel cerrahi ve üroloji ameliyatlarında çok sayıda hastaya geçici ve kalıcı stoma açılmaktadır. Cerrahi ameliyatların komplikasyonlarından olan fistüller iki organ arasında ya da organ ve deri arasındaki anormal açıklıklardır.
Fistüller genellikle bakımı zor yerlerde olup, ciltle aynı seviye de ya da cilt seviyesinden aşağıda bulunur. Fistül sonucu ortaya çıkan akıntı, genellikle kötü kokulu, yüksek debili, cilt irritasyonuna ve yaraya neden olabilmektedir. Yara açılması durumunda tıbbi tedavi ve yara bakım maliyeti artmaktadır. Fistüle zemin hazırlayan bazı faktörler olmasına rağmen, genellikle fistüller ameliyata ve hastalığa bağlı olarak belirti vermeden de ortaya çıkar. Bu durum hasta, ailesi ve sağlık çalışanları için çok sıkıntılı bir süreçtir.
Abdomendeki insizyon yerinde ayrılma gelişmesi; patolojik, cerrahi teknik ve intraabdominal basınçta artma nedeniyle olabilmektedir. Kanser tanısı alma, ameliyat geçirmesi, stoma açılması, ameliyat yerinde ayrılma ve fistül gelişmesi gibi birçok sorun hastaların fizyolojik, psikolojik ve sosyal yaşantılarını olumsuz etkilemektedir. Tüm bu sorunlar hastaların hastanede kalış süresini arttırmakta, dolayısıyla hasta ve yakınlarının anksiyetesini arttırmaktadır.
BULGULAR: Bu sunuda e.fistül, insizyon yerinde ayrılma ve stomaları (ürostomi, kolostomi, ileostomi)olan hastanın hemşirelik bakımı ele alınmıştır.
Hastamız 53 yaşında,1,85 boyunda, 90 kg ağırlığında ve aktif sosyal yaşamı olan, askeriyeden emekli memurdur. Hasta karın ağrısı, bulantı, kusma, kanlı dışkılama gibi şikâyetler ile başvurduğu dış merkezde rektum kanseri konulmuş. Hastaya 17-06-2005 tarihinde anterior rezeksiyon ve harttman prosedürü yapılarak uç kolostomi açılmıştır. Hastanın metastazı olması ve genel durum bozukluğu nedeniyle 07-10-2010 tarihinde Hastanemiz genel cerrahi kliniğine yatırılmıştır.
26-11-2010 tarihinde yapılan ameliyatta parsiyel ince barsak rezeksiyonu, pelvik kitle eksizyonu, bilateral parsiyel üreter rezeksiyonu, sağ üreterokütonostomi ve sol üreterotransversostomi anastomozu yapılmış.
Sağ ve sol nefrostomi katateri ve pelvik dren yerleştirilmesi işlemi yapılmıştır. Ameliyat sonrası komplikasyon olarak hastanın abdomen bölgesinde insizyon dikişlerinin açılması, açık karın yarası, beş adet fistül ve cilt maserasyonu gelişmiştir.
Stomaterapi hemşiresi tarafından yapılan değerlendirmede; hastanın abdomen orta hattından sol tarafa uzanan, insizyon yerinde sınırları düzensiz bir ayrılmanın olduğu görülmüştür.
Hastanın karın bölgesinde 10×22 cm çapında, 8cm derinlikte, bol eksudalı, kötü kokulu, gaitanın ve periton sıvısının geldiği açık karın yarası tespit edilmiştir. Yara yatağından alınan kültür sonucunda klebciella oxytoca ve e.coli üremiştir. Kültür sonucuna göre hastaya uygun antibiyotik tedavisi başlanmıştır.
Yara bakım ünitesi ile işbirliği yapılarak yara bakımında %0,9 NaCl ile temizlendikten sonra yara içine Oceptin spreyi & (Oktenidin dihidroklorür), ostomi pudrası, Ag içeren köpük örtü, Ag hidrofiber yara örtüsü hidrokolloid yara örtüsü ve yara çevresine bariyer sprey kullanılmıştır.
Yaranın iyileşmesi ve fistüllerden gelen sıvının kontrol altına alınabilmesi için dren ve ostomi torbaları kullanılmıştır. Fistüllerden gelen gaitanın sıvı halde, koyu yeşil görünümde ve asidik olması nedeniyle sızıntı sorunu yaşanmıştır. Dren (yara) ve ostomi torbaları sık olarak günlük değiştirilmiştir.
Hastanın stomasına ilişkin değerlendirmede; ciltle aynı seviyede, soluk pembe, oval durumda, nemli ve 28mm çapında ürostomisinin olduğu ayrıca cilt seviyesinden yüksek (tomurcuk) ancak nekrotik görünümde olan ve 32 mm çapında kolostomisinin olduğu belirlenmiştir. kolostomi, ürostomi bakımları düzenli yapılmış ve peristomal cilt bakımı için bariyer sprey uygulanmıştır.
Ürostomisi için retraksiyon olması nedeniyle konveks adaptör kullanılmıştır. Stoma bakımında rifocin ampul, bariyer sprey ve ostomi pudrası kullanılmıştır.
Kolostomi ve e.fistül bakımında hasta ve yakını koku nedeniyle rahatsızlık yaşadığından; koku giderici losyon kullanılmış. Ayrıca odanın içinde kokulu mum yakılması ve odanın çok sık havalandırılması sağlanmıştır.
Hastanın türküleri çok sevmesinden ötürü radyo temin edilmiş ve Türk halk müziği dinlemesi sağlanmıştır. Stomaterapi Hemşiresi yapılan bakım esnasında; hasta türküleri dinlerken kendini çok iyi hissettiği gözlemlenmiştir.
TARTIŞMA: Bay M.S.’nin abdomen bölgesinde bulunan fistüllerden fazla miktarda ve yüksek debili akıntı olması nedeniyle sıvı-elektrolit dengesizliği açısından yakın takip edilmiştir. Ayrıca hastanın yaşam kalitesini arttırmak için stomaterapi hemşiresi, hastanın vücut hijyeninin sağlanması, fistüllerden gelen gaita, akıntı ve kokunun kontrol altına alınması ve cildin korunması konusunda girişimlerde bulunmuştur.
Nefrostomilerin ve pelvik dren çıkışının pansumanı günlük düzenli olarak yapılmıştır. Hastanın renal fonksiyonlarının bozulması ve ödeminin artmasıyla hastanın aldığı çıkardığı takibi sık yapılmış. Nefrolojiyle işbirliği yapılarak tedavisi düzenlenmiştir.
Hastanın oral alımının yetersiz olması nedeniyle nutrisyon ekibiyle işbirliği yapılarak TPN başlanmıştır. Hastanın kanser tanısı alması, metastazlarının olması, yara ve fistüllerin olması ve uzun süre hastanede kalması nedeniyle depresif olan hastaya psikiyatrik destek KLP Ünitesinden gelen psikiyatrist ve psikolog tarafından desteği, tedavisi ve takibi yapılmıştır.
SONUÇ: Kolostomi, ürostomi, drenlerden, nefrostomiden, fistüllerden ve insizyon hattından gelen sıvının kontrol altına alınmıştır. Hastanın aldığı çıkardığı takibi yapılarak hastanın böbrek yetmezliğine girmesi önlenmiştir. Hastanın TPN ile beslenmesi, sıvı ve elektrolit alımı sonucunda hastanın yarasının hızlı iyileşmesi, böbrek fonksiyonlarının da normal değerlerine dönmesi sağlanmıştır.
- Hastanın yatağa bağımlı olmasına rağmen basınç yarası oluşumu önlenmiştir.
- Fistüllerin, yaranın, stomaların bakımının yapılması ve gaita-idrar-periton sıvısının kontrol altına alınmasıyla hastanın anksiyete düzeyinin en az düzeye indirilmesi sağlanmıştır.
- Fistüllerden gelen akıntının kontrol altına alınmasıyla ve yaranın iyileşme sürecine girmesiyle vücut hijyeni sağlanmış, kötü koku ve görüntü yok edilmiştir.
- Hasta, ailesi ve sağlık çalışanları bu durumdan memnuniyetlerini sözel olarak bildirmişlerdir.
- Hastanın üç ay sonraki izleminde yaranın çok küçüldüğü, iyileşmenin hızla arttığı görülmüştür.
Abdomen bölgesindeki Yaranın boyutu 5×6 cm olarak ölçülmüştür. Stomaların bakımları hasta yakını tarafından yapılması ve hastamız aktif yaşamına geri dönmesi sağlanmıştır.