Anemi, eritrosit sayısı veya hemoglobin düzeyinin normal değerlerin altında olmasıdır. Dokulara hemoglobin tarafından oksijen taşınmasının yetersiz olduğu, pediatri pratiğinde sık karşılaşılan bir durumdur. Tek başına bir hastalık değil, bir bulgudur, bu nedenle altta yatan hastalığın tanımlanması ve tedavisi çok önemlidir.
Yaş | Hemoglobin betvakti değerleri |
Kordon kanı | +/- 16,5 |
Yenidoğan: 1 günlük | +/- 18,0 |
1 aylık | +/- 14,0 |
3 aylık | +/- 11,0 |
6 ay- 6 yaş | +/- 12,0 |
7-13 yaş | +/- 13,0 |
14 yaş üstü | Erişkinler gibi, cinsiyete bağlı |
Çocuklarda anemiye verilen fizyolojik cevap yetişkinlerden farklıdır. Anemi yavaş yavaş gelişirse, Hgb <6 g / dL (hematokrit <% 18) olana kadar, çocuklarda dispne, bilinç bozukluğu ve diğer hemodinamik uzlaşma semptomları görünmeyebilir. Kararlı, kritik hastalığı olan çocuklarda, olumsuz sonuçları artırmaksızın transfüzyon gereksinimlerini azaltmak için Hgb 7 g / dL eşik değeri (yüzde 21 hematokrit) kullanılmıştır.
Pediatrik yaş gruplarında anemi nedenleri |
Normal eritrositlerin yetersiz üretimi |
Eritrositlerin aşırı yıkımı |
Kan kaybı |
1 ile 3 aylık bebekler – Küçük kan hacmi ve düşük eritropoietin üretimi nedeniyle bebeklik döneminde fizyolojik anemi ile sonuçlanan 4 aydan küçük bebekler ayrı olarak değerlendirilmelidir.
Transfüzyona karar verip vermezken, aşağıdaki faktörler göz önüne alınmalıdır:
- Aneminin şiddeti – Kronik olarak anemik olan çocuklar, yeterli intravasküler hacim ve doku oksijenizasyonunu sürdürdükleri için, 6 ila 7 g / dL (hematokrit 18 ile 21) kadar düşük Hgb konsantrasyonlarına genellikle tolerans gösterirler. Öte yandan, akut kan kaybı ve hipovolemisi olan hastalar genellikle Hgb veya hematokrit düzeyine bakılmaksızın transfüzyona ihtiyaç duyarlar.
- Akciğer ve kardiyak fonksiyon- Kardiyopulmoner problem durumunda transfüzyon gereksinimi hastanın Hgb düzeyinden ziyade klinik parametreler tarafından belirlenmelididir.
- Ameliyat geçiren anemi olan çocuklar için, ameliyat öncesi tedavi için, anemi nedeninin değerlendirilmesi ve gerekirse uygun tedavinin başlatılmalıdır. (örn., Demir eksikliği saptanması durumunda, demir tedavisi başlatılmalıdır) Bununla birlikte, bu yaklaşım acil durumlarda veya acil prosedürlerde mümkün olmayabilir.
- Perioperatif Eritrosit transfüzyonu sağlama kararı çocuğa ve klinik duruma göre bireyselleştirilmelidir. Semptomatik anemi (örn. Hipotansiyon, taşikardi, miyokardiyal iskemi) veya hızlı kanama olan çocuklar için, Hgb düzeyinden bağımsız olarak transfüzyon genellikle yapılmaktadır. Asemptomatik anemi oluşumunda, Amerikan Anesteziyologlar Birliği (ASA), kısıtlayıcı Eritrosit transfüzyon stratejisini (yani, Hgb <8 g / dL’lik transfüzyon eşiği) önermektedir; Bununla birlikte, bu rehber, bebekleri ve çocukları <35kg’dan hariç tutmuştur. Orak hücre hastalığı ve siyanotik konjenital kalp hastalığı olmak üzere belirli temel koşulları olan çocuklar, genel anestezi uygulamak için daha yüksek Hgb seviyeleri gerektirirler. Kan kaybı, kan hacminin yüzde 15’ini aşarsa, intraoperatif transfüzyon da gerekebilir.
- Temel koşullar – Orak hücre hastalığı, lösemi veya kronik böbrek hastalığı gibi kronik anemiyle ilişkili altta yatan tıbbi durumları olan hastalarda daha yüksek hedef Hgb seviyeleri gerektirir.
- Ölüm veya morbidite olmadan tolere edilebilen minimum Hgb konsantrasyonu, çocuklarda büyümeyi ve normal aktiviteleri destekleyen optimum Hgb konsantrasyonu ile aynı olmayabilir. Optimum değer ne olursa olsun, eritrosit transfüzyonu uygulaması ile algılanan transfüzyon riskleri arasında bir denge olmalıdır.
Lökositten uzaklaştırılmış Eritrosit süspansiyonu;
- Febril Non hemolitik transfüzyon reaksiyonun ortaya çıkmasını azaltmak,
- HLA alloimmünizasyon riskini azaltmak,
- CMV iletimini önlemek,
- lökositlerin neden olduğu immuın süpresyonu azaltır
- Kardiyoplulmoner bypass sonrası akciğer hasarının oluşmanını engeller.
Lökositten uzaklaştırılmış Eritrosit süspansiyonları, lökositten arındırılmış olsa dahi Greft Versus Host hastalığını oluşmasına engel olmamaktadır. Bu nedenle ürünlerin IŞINLANMASI gerekmektedir.
Işınlama Endikasyonları;
- İmmün yetersiz alıcılar;
- Hematolojik rahatsızlığı olan, nakil yapılan cocuklar
- Hodgkın lenfoma’lı çocuklar
- Intrauterin Kan nakli
- Doğumda 1200 gr’dan daha düşük olan preterm bebekler
- Yenidoğan exchange transfüzyonu
- Konjenital immün yetersizliği olan çocuklar
- Onkolojik veya otoimmün hastalıklar içim kemoterapi veya radyasyona bağlı ciddi immünsüpresyonu olan çocuklar
- Organ nakli yapılan çocuklar
- Biyolojik akrabalardan yapılan transfüzyonlar
- HLA uygun trombosit süspansiyonu transfüzyonu yapılan hastalar
**
Hemşirelik literatüründe son zamanlarda hastanelerde çalışan hemşirelerin yüksek oranda tıbbi hata yaptıkları ile ilgili akademik çalışmaların sayısı artmaktadır. Bu konuda ülkemizdeki durumu ulusal çapta görmek amaçlı hastanede çalışan hemşirelerin tıbbi hata yapma eğilimlerini belirlemek istedik.
Bu çalışmaya destek vermeniz bizim için çok elzemdir. Çünkü bu çalışma sonunda ulusal çapta hemşirelerin yaptığı tıbbi hataları yapmalarını engelleyici politikalar oluşturmak istiyoruz.
Ne kadar çok hemşireye ulaşırsak çalışmadan çıkan verilerin güvenliği ve ulusal çapta ses getirme durumu artacaktır.
Desteklerinizi bekliyoruz.
Aşağıda çalışmanın linki yer almaktadır.
Daha güzel şartlarda çalışmak amaçlı 4-5 dakikanızı ayırmanızı rica ediyoruz.
Unutmayın, damlaya damlaya göl olur.
Kaynak:
-
Red Blood Cell Transfusıon İn İnfants And Children: Selection of Blood Products ttps://www.uptodate.com/contents/red-blood-cell-transfusion-in-infants-and-children-selection-of-blood-products?source=see_link Erişim Tarihi: 3.5.18 Saat: 17:43
-
Kanın Klinik Kullanımı (2005), İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, http://cerrahpasa.istanbul.edu.tr/wp-content/uploads/2013/11/kanin-klinik-kullanimi-el-kitab%C4%B1.pdf Erişim Tarihi: 3.5.18 Saat: 17:52