Değerli Sağlık Atölyesi Okuyucuları;
Yazı yazma motivasyonum geldiğinde klavyede parmaklarım akıyor. Bu yazıda böyle bir motivasyomun ürünü. Umarım geleceğiniz için faydası olur.
Hadi yazımıza geçelim.
Ülkemizde sık rastlanan bir durum bu yazının konusunu oluşturmakta. Bu durum ise birlikte çalışamama kültürü.
Bu durumu ülkemizin hangi kurumuna/kuruluşuna bakarsanız çok net görebilirsiniz.
Bu yazıyı birazda akademik bir eleştiri düzeyinde ele almak istiyorum.
Türkiye’de akademisyenlerin birlikte çalışma kültürü çok düşük. Bunu akademik çıktılarda çok rahat görebiliyoruz. Üretemiyoruz. Bunun faturasını ülke olarak ağır ödüyoruz ve birlikte çalışma kültürünü edinemezsek daha ağır bir şekilde ödeyeceğiz.
Birlikte çalışmak tek tek çalışıp başarılı olmamızın üstünde bir başarı sağlar. Bunun matematiksel örneğini vermek istiyorum. Aşağıda ve yazı görselinde gördüğünüz görselde bu durum çok net görülmektedir.
2 ve 4 rakamı sizi ve aynı konu üzerinde çalışan bir arkadaşınızı, meslektaşınızı ifade etmektedir. Ayrı ayrı çalışarak aynı konu üzerinde 3 birimlik bir katma değer yarattığınızda ve yaptıklarınızı birleştirdiğinizde toplam değeriniz 72 birim olmaktadır.
Erken aşamada birlikte çalışarak ise aynı etki ile birlikte 216 birimlik bir değeriniz olmaktadır.
Bir süreci tek başımıza götürmekten ziyade işbirliği içinde çalışmayı öğrenerek hem akademik hayatımızda hemde kişisel hayatımızda çok büyük farklar yaratabiliriz.
Sağlık alanında çalışan profesyoneller için bu bir zorunluluktur. Karmaşık bir yapı içerisinde bir kişinin tüm sisteme hakim olması beklenemez, beklenmemelidir. Sağlık sektöründe bu karmaşıklığı işbirliği ile çözmek mümkün görünmektedir.
Birlikte çalışma kültürümüzün gelişmemesi önündeki engelleri ise yazımın içerisinde yer vermek isterim.
Birlikte Çalışma Kültürünün Önündeki Engeller
1. Fikrinin çalınacağı korkusu
Dibine kadar siyasete batmış bir ülke olarak bu konuda devleti kurtarmak ile ilgili her türlü fikrimizi her alanda rahatça ifade ederken, bunu bir iş üzerinde gösteremiyoruz. Girişimcilerin, akademisyenlerin büyük bir çoğunluğu fikirlerinin çalınacağı korkusu ile işbirliği içine girmiyor. Bu konuda örnek vakaların bulunması bunu alevlendirebiliyor. Biliyoruz ki; ülkemizdeki büyük bir kesim akademisyeninden, öğrencisine kısa yoldan başarı istemektedir. Bunun için kopya çekmekte ve akademisyen ise arkadaşının fikrini veya projesini çalmaktadır. Bu güven ortamı sağlanmadan işbirliği sağlanamayacağını düşünüyorum.
Fikrinizi hiç kimseye açmadan da işbirliği yapamayacağınızı bilmeniz gerekir. Fikrinizin çalınacağı korkusu ile mezarlıkta yatan dünyayı değiştirebilen fikir sahiplerinden biri olabilirsiniz.
2. Saygının olmaması
Ülkemiz ayrışma noktasında tüm dünyada olduğu gibi uç noktalara doğru ilerlemektedir. Bu temel değerlerimizin farklılaşması nedeniyle gerçekleşmektedir. Bu iş ortamında da çok net görülüyor. Akademisyenlerin, öğrencilerin birbirlerine saygı ile yaklaşmama nedeniyle kopmalar yaşanmaktadır. Bu işbirliğini öldüren önemli etkenlerden biridir.
3. Bireysel başarma egosu
‘Tek adam’ olgusu tarihin her döneminde bir akım olarak ortaya çıkmıştır. Fakat tek adam olgusu ile yaşayan toplumlar ya gelişememişler ya da gelişmelerinde sorunlar olmuştur. Yunan felsefecileri tek kişi değildi. Rönenans tek bir kişi tarafından yapılmadı. Bu dönemlerin tüm kişileri birbiri ile temas halindeydi. Bu durum bireysel çalışmanın ötesinde birbirlerinin yaptıklarına saygı ile yaklaşarak kişisel egolarının tek adam düzeyinde olmamasından kaynaklanmıştır.
Ülkemizde koltuk sevdası ve bir şeyin başı olmak gibi dertleri olan insanlarla çalışmak zordur. Bu işbirliğinin gerçekleşmemesine neden olur.
Ve tüm bu sürecin bedelini birlikte ödemek zorunda kalıyoruz.
**********
Dünya çok hızlı değişiyor.
Hemşirelik camiasının bu değişime ayak uydurabilmesi için hayat boyu öğrenmeye önem vermesi gerekmektedir. Hayat boyu öğrenen hemşireler oluşturmak için Sağlık Atölyesi ve Dijital Hemşire bloglarını kurduk.
Bu anketle Sağlık Atölyesi ve Dijital Hemşire bloglarının hayat boyu öğrenmenize etkisini ölçmeye çalışıyoruz.
Bu çalışmaya destek vermeniz bizim için çok elzemdir. Çünkü bu çalışma sonunda ulusal çapta bir değişim dalgası yaratabiliriz.
Ne kadar çok hemşirelik camiası mensubuna ulaşırsak çalışmadan çıkan verilerin güvenliği ve hemşirelik mesleğine katkısı fazla olacaktır.
Desteklerinizi bekliyoruz.
Aşağıda çalışmanın linki yer almaktadır.
Daha güzel şartlarda yaşamak ve çalışmak amaçlı 4-5 dakikanızı ayırmanızı rica ediyoruz.
Unutmayın, damlaya damlaya göl olur.