Size bunları gecenin saat 3ünde hastamın odasından çıktıktan sonra gözümden yaşları tutamaz haldeyken yazıyorum.
Size bunları, siz uyurken ve size göre ufak şeyleri büyütüp belkide saçma tavırlardan sonra siz uyuya kalmışken yazıyorum.
Yolun başında ama işini çok seven bir onkoloji hemşiresiyim, hastamı saat başı aspire etmem gerekiyor, gayet bilinci açık tek sorunumuz hastamda dışarıya invaze olmuş bir tümör mevcut.
Size bunları, hocalarımın, sempati boyutuna geçmeyin dediği halde onları dinlemeden ikincil travma yaşar halde damlalar klavyeye akarken yazıyorum.
Çünkü elin ülkesinden kalkıp gelmiş bir hastanın durmadan kötüye gittğini görmek, odasına saat başı girdiğimde minnet edip aspire etmemi istemesini görmek, boğazımda düğümler oluşmasına sebep oluyordu. En son çıkmadan easybreath değiştirdim ve sağ gözünden yaş akarken gördüm. Sildim tekrar aktı sildim ve tekrar aktı. O an bir bağ oluştu, görünmez bir bağ.
Size bunları, göremediğiniz o bağda insan olmanın şefkat duyguları arasında boğulurken yazıyorum.
Genelde neden ağlıyorsun ağlama derler ama ben tutamıyorum kendimi, tutmak istemiyorum da. Hastam izin verse ya da odada kal deseydi, beraber ağlayabilirdik, bu gece yarısında.
Okulumu severek okudum, mesleğimi severek yapıyorum. Her zamanda bu durumdan gurur duymuşumdur. Çünkü insan, bu dünyadaki en değerli yaratıklardan biri. En değer görmesi gereken zamanda, merhameti yoğun hemşireler olması gerektiğine inanıyorum ve bu temel üzerine mesleğimde kendimi geliştiriyorum.
Size bunları, gecenin ayazında bahçede nefes alırken boğazıma düğümlenen kelimelerden yazıyorum.
Belkide tam ifade edemedim ama hemşirelik, bakımdır. Bakım emek ister ve emekte duygusal bağ kurulmadan birine hakkınca verilmesi zordur.
Size bunları, çaresizliğimi bana hissettiren hastamın yanından ayrılınca yazıyorum.
Bana hep yaşatmak öğretilen şu eğitim sisteminde, meslek felsefeme aykırı olarak ölüme ve sona hazırlamanın inkarını yaşıyorum. Kendimi o kadar çaresiz hissediyorum ki, bu okulu neden okuyorsunuz ki diye derin sorgulamalar yaşarken rastlıyorum kendime..
Size bunları, bir onkoloji kliniğinde hiçte sıradan olmayan bir gecede, önemli bir hemşirelik bakımının duygusal etkileşiminde yazıyorum..
Yazımız daha önce Dijital Hemşire web sitesinde yayınlanmıştır.