Nereden çıktı bu blog yazarlığı?
Evet. Heyecanımı paylaştığım çoğu hemşireden ve kişiden son günlerde en çok duyduğum soru tam olarak buydu. İnsanları şaşırtmak hem güzeldi hem de bu tür girişimleri bir hemşireye yakıştıramamaları bu durumu yadsımaları, hemşireyi sadece o beton yığınları arasında tedavi uygulayan bir meslek grubu olarak görmeleri çok üzücüydü.
Bu yargılar verdiğim karara dört elle sarılmama vesile oldu.
Yeni mezun ve işini çok daha başında bir hemşireyim. Yoğun bir üniversite eğitiminin ardından yıllardır uğruna dirsek çürüttüğü işimin başındayım. Her insan gibi önüme koyduğum kısa ve uzun vade hedeflerim vardı. Teker teker gerçekleştirdiğim hedeflerimden birini de meslek hayatıma başlayarak gerçekleştirmiş bulundum. İşime başladım, çalıştığım alana adapte oldum derken yeni arayışlara yöneldim.
Çünkü öğrenmek hiçbir zaman bitmiyor ve amaçları olan insanlar için bitmeyecekti.
Ben daha iyisine giden yolda çok hevesliydim. Tabiki tüm bunlar için her zamankinden daha fazla çaba gerektiğinin farkındaydım. Kişisel ve mesleki gelişimime katkıda bulunacak sempozyumlar, etkinlikler ve kurslar araştırıyordum. Üniversite dönemimde, bu şekilde birçok etkinliğe katılma fırsatı bulmuştum.
Bazen düşünmeden edemiyordum. Birçok etkinliğe katılıyordum, aradığım şeyi ne zaman bulacaktım? Bazen ümitsizliğe kapılsam da havada asılı kalan fikirlerime dokunacak ve onları şekillendirmeme yardımcı olacak biriyle tanışacağıma inanıyordum.
Son zamanlarda mesleğimin teknoloji ile ilişkisi ilgimi çekmeye başlamıştı. Yapacağım işlerde teknoloji etrafında dönmeliydi. Ve tüm bu düşünceler içerisindeyken Dijital Hemşire Platformu ile karşılaştım. Bu platform asılı kalan fikirlerimi teknoloji ile harmanlayıp şekillendirmemde yardımcı olacak süprizlerle doluydu.
Bir pazar sabahı bizleri buluşturan bu platform sayesinde bir çok farklı fikirleri, hikayeleri dinleme fırsatına erişmiş oldum. Ve karşımda idealleri olan, eleştirel bakış açısına sahip meslektaşlarımı görünce katılmış olduğum eğitimden cebim boş dönmeyecek olmanın sevincine büründüm.
Öncelikle eğitimi veren Taner beyden bahsetmek istiyorum. Kendisi mesleki ve akademik tecrübeye sahip, okuyan ve araştıran kişiliğiyle bizleri kendisine adeta hayran bıraktı. Karşındaki kitleye akıcı üslubu ve kurduğu altı dolu cümleler ile güven vermişti. Üstelik içerisinde bulunduğumuz camianın kendi deyimiyle ‘otör’lerine oldukça hakimdi. Bu detaylar hiç şüphesiz benim için çok önemliydi, Bu karşımdaki eğitimciye ve eğitime olan inancımı arttırmıştı.
Eğitim boyunca bir blog nasıl kurulur, blog içerisinde neler barındırır, hangi donanımlara sahip olmalıyızın en ince detaylarına kadar öğrenme fırsatı bulduk. Ve blog yazarlığı konusunda dikkat çeken yerli ve yabancı birçok örnek blog yazarı hemşire hakkında bilgi sahibi olup onlara nasıl ulaşabileceğimiz konusunda yönlendirildik.
Eğitim sonunda mesleğime ve yapabileceklerime olan inancım daha da artmıştı. Kafamda planladığım hedeflere ulaşmam çok zor değildi. Teknoloji ile mesleki bilgimi harmanlayıp daha büyük bir kitleye ulaşabilirdim. Mesleğimle ilgili sahip olduğum ve zamanla deneyimleyeceğim diğer tecrübelerimi teknoloji ile daha hızlı yayabilir ve hazırladığım içeriklerle bilgiyi daha cazip ve daha ulaşılabilir bir hale getirebilirdim. İşte bu düşünceler doğrultusunda kendi bloğumu açmaya karar verdim.
Ve blogum için yazmış olduğum ilk yazımı bu platformda sizlerle paylaşarak sizleri bu heyecanıma ortak ediyorum.
Siz de kendinizi ifade edin..
** Hemşire ve Ebeler İçin Blog Yazarlığı Kursu 19 Mayıs Günü İZMİR’de..
Kayıt olmak ve bilgi almak için buraya tıklayınız.