Hastane öncesi acillerde olay yeri güvenliğinin ve sağlık personellerinin kendi can güvenliğinin sağlanması asli unsurların başını çekmektedir.
Olay yeri güvenliği ve kişisel can güvenliği sağlandıktan sonra adli vakalara müdahaleden ve delillerin korunmasından söz edilebilecektir. Aksi halde hizmetin adli ve sağlık boyutunun olumsuz yönde etkilenmesi kuvvetle muhtemel hal olacaktır.
Adli vakayı değerlendirmede acil sağlık ekibi personellinin olay yeri yönetimi konusunda ki deneyim ve tecrübesi oldukça etkilidir. Adli vaka ile karşılaşıldığında, hastaya karşı önyargılı düşünce ve tutum, rahatsız edici bakışlar vb gibi davranışlar işi zora sokan unsurlar olacaktır. Acil sağlık ekibinin vakaya karşı oluşturduğu tutum ve duygular vakaya yaklaşımını etkileyebilmekte ve olay yeri yönetimine olumlu veya olumsuz yönde katkı sağlayabilmektedir. Acil sağlık ekibinin kendi duygularını kontrol altına alması, adli vakaya yaklaşımda objektif olması, duyguları ile acil tıbbi girişimde gösterilmesi gereken profesyonelliği karıştırmaması beklenen bir durumdur.
Hasta ile olan iletişimde sorgulayıcı, aşağılayıcı ve ötekileştirici iletişim tarzı yerine daha samimi, anlayışlı ve yardımcı olucu tavır ve davranışlar adli vakalarda olay yeri yönetimi ve delillerin toplanmasını olumlu yönde etkileyecektir.
Adli vakalar, sağlık personeline güven duymadan ve iyi iletişim ilişkisi kurmadan kendileri için özel olan bilgiyi paylaşmak istemeyebilirler.
Adli vakalarda etkili iletişimin temeli güvene ve saygıya dayalıdır. Hastaya yapılacak işlemlerin her aşaması kısa ve anlaşılır şekilde izah edilmesi sağlık personelinin işini kolaylaştıracağı gibi hastada güven duygusunu geliştirecektir.
Adli vaka ile empati yaparak konuşmak ve onu dinlemek oldukça önemlidir.
Ruhsal durumu göz önüne alınarak hastanın korku, endişe, utanma, kendini suçlama ve davranış bozuklukları, kendine zarar verme, başkalarına zarar verme, depresyon, intihar girişimi, alkol ve madde kullanımı gözlemlenmelidir.
Ölüm ile sonuçlanmış adli vakalarda olay yerinde bulunan suç materyallerinin korunması, kaydedilmesi ve yerlerinin değiştirilmemesine dikkat edilmesi, olay meheline girilirken güvenli yolun oluşturulması, ikincil risklere karşı olası tedbirlerin alınması acil sağlık personellerinden beklenen bir davranıştır.
Acil sağlık hizmetleri personelleri adli vakalara müdahale ederken delillerin silinmesine veya karartılmasına bilinçsiz şekilde olsa dahi neden olmuş iseler buna bağlı ceza hukuku sorumluluğu gereği bir takım yasal müeyyideler ile karşılaşabileceklerdir. Bu bakımdan adli vakalara müdahale ederken daha dikkatli daha disiplinli ve daha titiz davranılması delillerin korunması, toplanması ve kayıt altına alınması açısından oldukça büyük önem arz etmektedir.
Adli delillerin kayıt altına alınmasının önemi konusuna mevzuatta yer verilmiştir. Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği’nin 15. maddesine göre: “Ambulans ve acil bakım teknikerleri, hekim bulunmayan ambulans ve acil sağlık araçlarında hasta ve yaralılara uygulanan tıbbi işlemlerden, hasta ve yaralı kayıtlarının düzenli tutulmasından, yapılan işlemlerin ve tıbbi müdahalelerin hastanın/yaralının dosyasına işlenmesinden sorumludur.” denilmektedir.
Adli vakalara doğru müdahale kadar doğru kayıt tutmakta bir o kadar önem arz etmektedir.