Sabah saatiniz çaldı ve gözlerinizi tavana diktiniz, içinizden ‘şimdi işe mi gidilir’ diye sordunuz. Sorduğunuz sorunun cevabını veremeden yataktan kalkıyorsanız ve işe giderken ayaklarınız geriye gidiyorsa iş yaşamınız ile ilgili büyük bir sorununuzun maltcasino olduğunu düşünebilirsiniz.
Kurumsal iş yapabilme isteğinizi ve gücünüzü kıran şeylerden biri sistemsel motivasyon eksikliğidir. Motivasyonun başında sistemsel teriminin olması ise motivasyonun gaz verme ile karıştırılmasından kaynaklanmaktadır. Çoğu zaman birine motivasyon aşılamak ile gaz verme arasındaki çok ince çizgide yanlış uygulamalar yapabiliyoruz. Bunun örneğini eminim hayatınızda yaşamışsınızdır.
İnsan doğası gereği bir enerji çevresinde yaşar ve kendisi de bir enerjidir. İnsanlar hayatlarına devam edebilmek amaçlı içindeki enerji ihtiyacını da düzenli karşılaması gerekir. Çevremizde bize enerji sağlar. Örneğin; enerjisi yüksek insanlar sizi depresyondan çok kolay çıkardır. Enerjisi düşük insanlar ile hayata karşı bakışınız ve davranışlarınız aniden değişir. Bir ortama girdiğinizde enerjinizin yükseldiğini hissedersiniz. Diğer bir şekilde ‘elektirik aldım’ durumu ise buna bir örnektir.
Kendi enerjimiz bazen düşebilir. Bu çok normaldir. Fakat uzun süre düşük olması sorunlara yol açabilir. Genellikle kendi enerjimizi çevremiz belirler. Çevreden aldığımız enerji bazen olumlu bazen de olumsuz olabilmektedir. Çevrenizdeki enerjinin olumlu olması sizin zor durumlara karşı direncinizi ve gücünüzü artıracaktır. Bu direnç ve güç ile birlikte içinde bulunduğunuz her şeye artı değer sağladığınızı göreceksiniz.
Hayatınızın büyük bir bölümünü kaplayan iş yaşamı motivasyonunuzun en yüksek olması gereken bir zaman dilimidir. İş yerinde motivasyonsuz bir havanın esmesi, yakın bir zamanda esintinin sert rüzgarlara yerini bırakması sonucu fırtınaya zemin hazırlar. Fırtınalarda gemilerin kıyıya yanaşması yöneticinin fırtınada gemiyi iyi bir şekilde yönetmesi sayesinde olur.
Gemileri fırtınalı günlerde kıyıya yanaştırmak sadece kaptanın başarısı değildir. Kaptan geminin her bir çalışanının etkisi ile bunu başarabilir. Çalışanlarınızın motivasyonları birleştiğinde kurumunuzun gelişimi (1 etki +1 etki + motivasyon = 3 etki) veya daha fazlası şeklinde artacağını iş yaşamında görebilirsiniz.
Çalışanlar yöneticilerinin asık yüzü ile karşılaştıklarında, (çoğunuz şimdi yöneticinizin gözünüzün önünden film şeridi gibi geçtiğini görür oldunuz) o gün içinde çalışanlarda yaşanan performans düşüklüğünü dışarıdan birinin o kurumun atmosferini kısa bir süre soluması ile çok kolay anlayabilir. Hiçbir yerde mutlu yönetici ve mutsuz çalışan, mutlu çalışan ve mutsuz bir yönetici yan yana uzun soluklu birlikte olamazlar. Burada ya kurum ya da kişiler zarar görür.
Kitaplarını okumayı çok sevdiğim bir yazar olan Ahmet Şerif İzgören. 1999’da yazmış olduğu İş Yaşamında 100 Kanguru: Sistem Liderliği kitabının en son güncellenmiş basımında verdiği yüksek ve düşük motivasyonun ipuçlarını listelemişti. Bu listeye göre yüksek ve düşük motivasyona sahip kişilerin ne yaptığınız rahatlıkla görebilirsiniz. Hatta kendiniz üzerinden maddeleri düşünerek motivasyonunuzun hangi yönde olduğunu görebilirsiniz.
Yüksek Motivasyona Sahip Kişiler Ne Yapar?
- Tüm çalışanların gülümseyen bakışları
- Ekibe ve müşterilere içtenlikle yardımcı olma
- Sorumluluk alma ve paylaşma isteği
- Çalışanlar arasında sağlıklı bir iletişim
- Katılım ve işbirliği
- Problem çözümünde işbirliği
- Birbirine pozitif yaklaşma ve destek olma
- Olumlu bakış açısı
- Sevgi ve saygı
- İşe kanalize olma ve başarıyı paylaşma
- İşe isteyerek gelme
Düşük Motivasyona Sahip Kişiler Ne Yapar?
- Asık suratlar
- Birbirini engelleme
- İşten kaçma, birbirine sorumluluk atma
- Hiyerarşi, gerginlik, yapay iletişim
- Yardımdan kaçınma
- Gereksiz problemler yaratma
- Her konunun olumsuz yönlerini görme
- Nedensiz çatışmalar
- ‘Mesai bitse de gitsek’ düşüncesi
- İşe gelirken isteksizlik
Şunu unutmayın; motivasyon damar içine verilen ilaç gibi hemen etkisini gösterir.
**
Hemşirelik literatüründe son zamanlarda hastanelerde çalışan hemşirelerin yüksek oranda tıbbi hata yaptıkları ile ilgili akademik çalışmaların sayısı artmaktadır. Bu konuda ülkemizdeki durumu ulusal çapta görmek amaçlı hastanede çalışan hemşirelerin tıbbi hata yapma eğilimlerini belirlemek istedik.
Bu çalışmaya destek vermeniz bizim için çok elzemdir. Çünkü bu çalışma sonunda ulusal çapta hemşirelerin yaptığı tıbbi hataları yapmalarını engelleyici politikalar oluşturmak istiyoruz.
Ne kadar çok hemşireye ulaşırsak çalışmadan çıkan verilerin güvenliği ve ulusal çapta ses getirme durumu artacaktır.
Desteklerinizi bekliyoruz.
Aşağıda çalışmanın linki yer almaktadır.
Daha güzel şartlarda çalışmak amaçlı 4-5 dakikanızı ayırmanızı rica ediyoruz.
Unutmayın, damlaya damlaya göl olur.
